Ali Kılıçarslan

Bireyi tanıma ve danisma sureci teknikleri ile ilgili eğitimler aldim ve çeşitli üniversitelerde eğitimler verdim. Dikkat, sayısal ve dil becerisi ile forestig görsel algılama metoduna yönelik çeşitli yaşlar için Eğitici geliştirici oyuncaklar tasarladim. Alana yönelik çalışmalarım devam etmekte.

Uzmanımıza Ait Makaleler

   Bilmek, aslında daha önceden ne bilmediğini fark etmek, hayatın zihnimizde farklılaşmasına şahit olmaktır. Peki bu farkındalık bilinenin ihyasına yeter mi? Yani bilmek yapmaya muktedir midir? Hayatta anladığımızı düşündüğümüz bir çok olay veya olgu ile ilgili başarısızlıklar yaşadığımız olmuştur. Çok iyi bildiğimiz konularda neden hatalar yaparız?   Bunun başlıca nedeni bildiklerimiz ile ilgili tecrübe eksikliğimizdir. Tecrübe, bilginin vücut bulmuş halidir. Tecrübelerimiz aslında bize bildiklerimiz ile ilgili bize ait olan yeni öğrenimler sunarak karakterimizin bir parçası olurlar. Yaşanılmamış bir bilgi asla tecrübeye dönüşmez.    Bilgi duyular ile beyne ulaştığında, beyin işlevleri ile mental süreçlerden geçerek bilme durumunu oluşturur. Bilinen durum eğer yaşantıya dönüşmüyor ise başlayan anlamsızlık edinilen bilginin kaybına yol açar. Edinilen bilginin yaşantıya dönüşmesi halinde tecrübe gelişir. Tecrübe öğrenmenin kalıcı hale gelmesidir.    Şimdi elimize bir taş alalım ve havaya atalım. Hangimiz altında bekleriz. Tabi ki daha önceden taşın yere düştüğünü görmeyen kimse, o diyeceksiniz. Aslında haklısınız ama bence taşın acısını bilen kişiler daha çabuk kaçarlar, taşın altından. Taşın altından kaçan kişiler, aslında bilgilerini değil tecrübelerini yaşamaktadırlar. Hatta bazen tecrübelerimiz bilginin önüne geçer. Denizde sakin olursanız boğulmazsınız bilgisi ilk defa yüzmeye başlayanlarda pek işe yaramaz. Onlar su ile ilgili tecrübelerini kullanırlar.    Tecrübelerimiz aslında hayatımızda ki katalizörler olurlar ve kısaca ön yargılarımızı da oluştururlar. Tecrübe edinimine kapalı bireyler genelde katı benlik yapısına sahip güçlü ön yargıları olan kişilerdir. Tecrübelerin pekişmeye başlaması 5 yaşlarına denk gelir. Bu yaşlarda başlayan nöral yıkım aslında bizim tecrübelerimizin o yaşlardan başlayarak bizi biz yapan zihin haritalarımızı ortaya çıkarır.   Bu yüzden 5 yaşlarından başlayarak edindiğimiz bilgilere dikkat ederken daha çok ne tecrübe ettiğimize odaklanalım. Unutmamalı ki tecrübe edinmenin önemini tecrübe etmek asıl kalıcı öğrenme için gerekli en büyük gerekliliktir.    Bu yazı bizim siz değerli okuyucular için bu sitedeki ilk tecrübemiz olacak ve tabi ki yorumlarınız ile kendimizi tecrübe etmeye devam edeceğiz.

Ali Kılıçarslan

   Bilmek, aslında daha önceden ne bilmediğini fark etmek, hayatın zihnimizde farklılaşmasına şahit olmaktır. Peki bu farkındalık bilinenin ihyasına yeter mi? Yani bilmek yapmaya muktedir midir? Hayatta anladığımızı düşündüğümüz bir çok olay veya olgu ile ilgili başarısızlıklar yaşadığımız olmuştur. Çok iyi bildiğimiz konularda neden hatalar yaparız?   Bunun başlıca nedeni bildiklerimiz ile ilgili tecrübe eksikliğimizdir. Tecrübe, bilginin vücut bulmuş halidir. Tecrübelerimiz aslında bize bildiklerimiz ile ilgili bize ait olan yeni öğrenimler sunarak karakterimizin bir parçası olurlar. Yaşanılmamış bir bilgi asla tecrübeye dönüşmez.    Bilgi duyular ile beyne ulaştığında, beyin işlevleri ile mental süreçlerden geçerek bilme durumunu oluşturur. Bilinen durum eğer yaşantıya dönüşmüyor ise başlayan anlamsızlık edinilen bilginin kaybına yol açar. Edinilen bilginin yaşantıya dönüşmesi halinde tecrübe gelişir. Tecrübe öğrenmenin kalıcı hale gelmesidir.    Şimdi elimize bir taş alalım ve havaya atalım. Hangimiz altında bekleriz. Tabi ki daha önceden taşın yere düştüğünü görmeyen kimse, o diyeceksiniz. Aslında haklısınız ama bence taşın acısını bilen kişiler daha çabuk kaçarlar, taşın altından. Taşın altından kaçan kişiler, aslında bilgilerini değil tecrübelerini yaşamaktadırlar. Hatta bazen tecrübelerimiz bilginin önüne geçer. Denizde sakin olursanız boğulmazsınız bilgisi ilk defa yüzmeye başlayanlarda pek işe yaramaz. Onlar su ile ilgili tecrübelerini kullanırlar.    Tecrübelerimiz aslında hayatımızda ki katalizörler olurlar ve kısaca ön yargılarımızı da oluştururlar. Tecrübe edinimine kapalı bireyler genelde katı benlik yapısına sahip güçlü ön yargıları olan kişilerdir. Tecrübelerin pekişmeye başlaması 5 yaşlarına denk gelir. Bu yaşlarda başlayan nöral yıkım aslında bizim tecrübelerimizin o yaşlardan başlayarak bizi biz yapan zihin haritalarımızı ortaya çıkarır.   Bu yüzden 5 yaşlarından başlayarak edindiğimiz bilgilere dikkat ederken daha çok ne tecrübe ettiğimize odaklanalım. Unutmamalı ki tecrübe edinmenin önemini tecrübe etmek asıl kalıcı öğrenme için gerekli en büyük gerekliliktir.    Bu yazı bizim siz değerli okuyucular için bu sitedeki ilk tecrübemiz olacak ve tabi ki yorumlarınız ile kendimizi tecrübe etmeye devam edeceğiz.

Ali Kılıçarslan

   Bilmek, aslında daha önceden ne bilmediğini fark etmek, hayatın zihnimizde farklılaşmasına şahit olmaktır. Peki bu farkındalık bilinenin ihyasına yeter mi? Yani bilmek yapmaya muktedir midir? Hayatta anladığımızı düşündüğümüz bir çok olay veya olgu ile ilgili başarısızlıklar yaşadığımız olmuştur. Çok iyi bildiğimiz konularda neden hatalar yaparız?   Bunun başlıca nedeni bildiklerimiz ile ilgili tecrübe eksikliğimizdir. Tecrübe, bilginin vücut bulmuş halidir. Tecrübelerimiz aslında bize bildiklerimiz ile ilgili bize ait olan yeni öğrenimler sunarak karakterimizin bir parçası olurlar. Yaşanılmamış bir bilgi asla tecrübeye dönüşmez.    Bilgi duyular ile beyne ulaştığında, beyin işlevleri ile mental süreçlerden geçerek bilme durumunu oluşturur. Bilinen durum eğer yaşantıya dönüşmüyor ise başlayan anlamsızlık edinilen bilginin kaybına yol açar. Edinilen bilginin yaşantıya dönüşmesi halinde tecrübe gelişir. Tecrübe öğrenmenin kalıcı hale gelmesidir.    Şimdi elimize bir taş alalım ve havaya atalım. Hangimiz altında bekleriz. Tabi ki daha önceden taşın yere düştüğünü görmeyen kimse, o diyeceksiniz. Aslında haklısınız ama bence taşın acısını bilen kişiler daha çabuk kaçarlar, taşın altından. Taşın altından kaçan kişiler, aslında bilgilerini değil tecrübelerini yaşamaktadırlar. Hatta bazen tecrübelerimiz bilginin önüne geçer. Denizde sakin olursanız boğulmazsınız bilgisi ilk defa yüzmeye başlayanlarda pek işe yaramaz. Onlar su ile ilgili tecrübelerini kullanırlar.    Tecrübelerimiz aslında hayatımızda ki katalizörler olurlar ve kısaca ön yargılarımızı da oluştururlar. Tecrübe edinimine kapalı bireyler genelde katı benlik yapısına sahip güçlü ön yargıları olan kişilerdir. Tecrübelerin pekişmeye başlaması 5 yaşlarına denk gelir. Bu yaşlarda başlayan nöral yıkım aslında bizim tecrübelerimizin o yaşlardan başlayarak bizi biz yapan zihin haritalarımızı ortaya çıkarır.   Bu yüzden 5 yaşlarından başlayarak edindiğimiz bilgilere dikkat ederken daha çok ne tecrübe ettiğimize odaklanalım. Unutmamalı ki tecrübe edinmenin önemini tecrübe etmek asıl kalıcı öğrenme için gerekli en büyük gerekliliktir.    Bu yazı bizim siz değerli okuyucular için bu sitedeki ilk tecrübemiz olacak ve tabi ki yorumlarınız ile kendimizi tecrübe etmeye devam edeceğiz.

Ali Kılıçarslan

Uzmanımıza Ait Ölçme,Değerlendirme ve Anketler

Bir belediye başkanından beklenenleri belirlemek için hazırlanan bu çalışma da soruların altında yer alan seçeneklerden size uygun olanı seçiniz

Ali Kılıçarslan

Belediyenin sağladığı hizmetlerin ne kadar farkındayız. Maddelere vereceğiniz yanıtlar ile halkın belediye hizmetlerinden faydalanması için belediyece yapılacak çalışmalara ışık tutmuş olacaksınız.

Ali Kılıçarslan

    Ergenlik dönemi ve yetişkinlik öncesi dönemi kapsayan bu çalışmada bu yaş dönemine ait uyumunuz ile ilgili size bilgi vermeye çalışmaktayız. Soruları dikkatlice okumanızı ve geçmiş döneme ait özelliklere ait atıflar içeren sorularda dahil şuan ki yapa bilme ede bilme durumunu içeren düşüncelerinizi değerlendirerek cevap vermenizi öneririz.   

Ali Kılıçarslan

Sosyal beceri; bireylerin topluma uyum sağlamasında izledikleri yol ve yöntemler olup, nöral uyumda dahil olmak üzere hertürlü yazılı veya sözlü normlara uyum sürecinde ki başarı yaşantılarıdır. Başarı düştüğünde birey sosyal becerisinde gerilik olduğu var sayılır. Başarı için dikkat, ilgi, dil, planlama gibi bir çok beyin işlevi birlikte çalışır. Bu yüzden sosyal beceri bir çok toplumda zekanın kendisi olarak algılanır.Biz size sosyal beceriniz ile ilgili olan durumlar ile ilgili atıflar içeren ifadeler sunmaktayız. Unutulmamalıdır ki her beceride olduğu gibi bu beceride de yaş faktörü çok önemlidir. Bu yüzden atıfların cevaplanmasında vereceğiniz yanıtlar anı karşılamalı. Yapa bileceği veya yapıyor olduğu durumlar düşünülerek verilecek yanıtlar yanıltıcı olacaktır. genelde atıf okunduğunda akla ilk gelen yanıt daha geçerli olmaktadır.Sizlere daha iyi hizmet vere bilmemiz için lütfen yanıtlarınız ana dönük ve samimi olsun. 

Ali Kılıçarslan